Birleşmiş Milletler binası önünde tüm dünyaya çağrı yapan Uygur Hareketi Direktörü Rushan Abbas “Birçoklarının vicdanın para ile satın alındığını görmek ne acı. Ama bu zalim düzen bizi durduramaz. Toplama kamplarındaki 3 milyondan fazla Uygur için mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
Amerika’nın New York kentinde Birleşmiş Milletler (BM) binası önünde ‘Uygurlara Özgürlük Çağrısı’ etkinliği yapıldı.
Etkinliğe insan hakları savunucuları, parlamenterler ve sivil toplum örgütü temsilcileri katıldı. Etkinlikte söz alan Uygur Hareketi Direktörü Rushan Abbas, uluslararası kamuoyunun bu konuda büyük bir başarısızlık yaşadığını söyledi.
“BU APAÇIK BİR SOYKIRIM”
Çin komünist rejiminin, Doğu Türkistan halkını köle gibi pamuk tarlalarında çalıştırdığını, kadınların toplu tecavüzlere maruz kaldığını belirten Abbas “Çin, genç kızları istemedikleri insanlarla zorla evlendiriyor. 1 milyondan fazla çocuk ailelerinden koparılıyor. Kadınlar zorla kürtaj yaptırılıyor ve kısırlaştırılıyor.
Bu apaçık bir soykırımdır. Ancak Çin rejimi hiçbir şey olmamış gibi yaşadıkları zulümleri ve cinsel istismarı anlatan kadınlara iftira atıyor” diye konuştu.
“HİÇ KİMSE HAKTAN VE ADALETTEN KAÇAMAZ”
Kız kardeşi emekli Doktor Gulshan Abbas’ın sırf kendisi Çin’in soykırımına karşı sesini yükselttiği için cezalandırıldığını ve hapse atıldığını ifade eden Abbas, “Kız kardeşim misilleme olarak hapishanede çürüyor. Ama biz burada gerçeği söylüyoruz, soykırımı dünyaya haykırıyoruz. Buna karşı Çin, dünyaya yalan söylüyor ve insanları cezalandırıyor. Ama ne olursa olsun hiç kimse haktan ve adaletten kaçamaz”
“AMA BU ZALİM DÜZEN BİZİ DURDURAMAZ”
Ülke liderlerinin, kanaat önderlerinin ve kadın hakları savunucularının Çin söz konusu olunca bir anda seslerinin kesildiğine işaret eden Abbas “Masum kadınlar, bugün Nike ayakkabı, şişe kola ve kişisel bakım ürünleri gibi işlerde köle gibi çalıştırılıyor. İnsanın hayattaki değerini kar yerine seçenler nerede? Birçoklarının vicdanın para ile satın alındığını görmek ne acı. Ama bu zalim düzen bizi durduramaz. Toplama kamplarındaki 3 milyondan fazla Uygur için mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.
BM Soykırım Sözleşmesinde yer alan bir maddenin bile var olmasının soykırımın yaşandığının delili kabul edildiğini hatırlatan Abbas “Uygur Soykırımı’na bakıldığında, BM’nin ilgili sözleşmesindeki bütün suçların Çin tarafından işlendiğini görüyoruz. Bugün burada bu suçları durdurması gereken kurumun önündeyiz. Ancak onlar isteyerek bu suçlara ortak oluyorlar” ifadelerini kullandı.
“BU TERÖRİST REJİMLE İLİŞKİNİZİ KESİN”
Başta Amerika olmak üzere bütün ülkelerin Uygur Soykırımı’nı durdurmak için daha çok adım atması gerektiğine belirten Abbas, şöyle devam etti:
“Bu terörist rejimle bir ilişki kesinlikle olmamalı. Doğu Türkistan’dan yapılan ithalatı kesinlikle durdurmalıyız. Herkes kendisini temsil eden parlamentere şu çağrıyı yapmalı: Çin’in 2022 olimpiyatlarına ev sahipliğini yapmasına izin vermeyin. Kıyafetlerimizin, yemeklerimizin ve diğer aldıklarımızın üzerine Uygur kanı ve gözyaşı ile kirlenmesini istemiyoruz.”